İbraniler Mektubu - 31.vaaz  / 13:15-25
Son nasihatlar - 3
15 Öylelikle her daim Allaha övmek kurbanları getirelim;
Onun adına şükür etmekle dudaklarımız yemiş getirsin.
16 İyilik yapmayı ve mallarınızı paylaşmayı unutmayın. Çünkü
Allah öyle kurbanlardan hoşlanıyor.
17 Size güdücülük yapan kardeşleri sesleyin, onlara
boyun eğin. Çünkü sizin canlarınıza bakan ve bir gün
onlardan için hesap verecek olan onlardır. O işi sevinçle
yapsınlar, değil kahırlanarak; o sizin için faydasızdır.
18 Bizim için dua edin. Eminiz, duygumuz temizdir ve her meselede
temiz yaşamaya uğraşıyoruz. 19 En çok dua edin, bir an önce
size gene kavuşayım.
20 Evet, barış veren Allah, koyunların büyük Çobanı,
hani Rabbimiz İsa'yı, sonsuz anlaşmanın kanı ile ölülerden
geri getirdi. 21 O sizi tastamam yapsın ki, her bir iyi işle onun
istediğini yapasınız. O, sizde İsa Mesihle kendisinin hoşuna giden
işi yapsın. Sonsuzlara kadar Ona şanlar olsun. Amin.  
---------------------------------------------------  
A. İmanlının kurbanları (a.15-16)
1. “Değil mi, bizde kurban yok!”
	- Mahallenin 	kurbanlarından vazgeçmek, her imanlının en birinci yaptığı
	şey odur. Belki hiç bir şey daha bilmiyor, ama kurban etleri,
	mevlit sofralarından ve pişilerden uzak duruyor.
	
- Bazıları diyor: “Siz çok sıkısınız, onun için kurban
	kesmiyorsunuz”.
	
- Ama asıl sebep başka: imanlı iki çeşit kurban getiriyor: Rabbi övmek ve iyilik  
	yapmak  
2. en baştaki kurban
	- Ama bunlardan önce,	en birinci yerde başka bir kurban var: kendi kendini kurban edecen  
Romalılar 12:1
“Onun
için, kardeşler, acıyan Allahın adına size yalvarırım:
bedenlerinizi diri, kutsal ve makbul bir kurban olarak Allaha teslim
edin. Bu, akıla uygun bir hizmetiniz oluyor.”  
a. Neyi kurban edecez: bedenlerimizi  
	- Demek değil birhangi hayvan, o sade paradır
	
- Student iken benim hazaykam bir bankada işlerdi bir gün bir hata yaptı, bir 	klientten çek alırken bir nula kaçırdı, on kat fazla 	para verdi, o da aldı gitti – banka onun aylığından tuttu ve öyle oldu, bir sene bedava işlemek lazımdı – eve gelince 	onu anlattı – hepimiz şok olduk, çok üzüldük, ama o ne dedi: “Eh ne yapalım, sade para olsun, başka bir şey	olmasın” 
	
- Evet,
	sen kurban için hayvan alırken, sade para harcıyorsun,
	kendini değil  
	
-  Ama Rab daha fazla
	istiyor: senin bedenini: senin ellerini, ayaklarını, omuzlarını,
	gözlerini, muskullarını, ağzını ve beyinini  
	
-  Bunları bir instrument
	gibi ustaya teslim edecen:  
Romalılar 6:13
“Bedeninizin
parçalarını da günaha vermeyin, haksızlığa instrument
olsunlar. Hayır, ölülerden yaşama geçmiş olanlar
gibi, kendinizi Allaha verin. Bedeninizin parçalarını da
Allaha verin, doğruluğa instrument olsunlar.”  
b. nasıl kurban edecez?  diri, kutsal ve makbul  
(1)
  ‘diri
kurban’  
  
	- ne kadar büyük fark: eski kurbanlar lazımdı ölü
	olsun – günaha karşılık – her taraf ölüm
	kokardı - maksat: kişi anlasın, günah problemi ne kadar
	büyüktür, Allah ne kadar kutsaldır
	
- Süleyman Allahevinin açılışında onbinlerce hayvan kesti 
1.Krallar 8:63
“Süleyman, esenlik kurbanı olarak RAB'be yirmi iki bin sığır, yüz yirmi bin
davar kurban etti. Böylece kral ve bütün İsrail halkı,
RAB'bin Tapınağı'nı adama işini tamamlamış oldu.”  
	- Yeni kurbanlarımız başka: yaşam getiriyor – diri kurbanlar
(2)
  ‘kutsal
kurban’   
	-  eski kurbanlarda
	kutsallık düşüncesi yok – sade korku ya da gösteriş
	ya da sevap düşüncesi  
	
-  Kendini
	kutsal kurban olarak vermek:  
	anla ki, sen farklısın – sanki senin yapağında bir nişan var –
	kocaman sürünün içinde çoban gelip
	senin üzerini boyamış – “Bunu istiyorum, bu benim
	adamım”  
(3)
  ‘Allaha
makbul’ bir kurban  
  
	-  ne
	kadar sık oluyor ki, adam cin korkusundan gece yarısında kurban
	kesiyor – sonra haber geliyor “makbul olmamış”  
	
-  sen kendini kurban ettin
	mi, emin olabilirsin ki, Rab o kurbanı kabul ediyor  
(4)
  ‘akıla
uygun bir hizmetiniz’  
	-  Eski kurbanlarda akıl,
	düşünmek yoktu – elalem absolutno düşünmüyor,
	önüne gelen lafa, TV programına aldanıyor  
	
-  Ama şimdi Rab istiyor,
	kafanı kullanısın – otur hesap yap: günün kaç
	saatı var: onları nasıl harcıyorsun? – daha ne kadar ömrün
	kaldı? Senelerini nasıl kullanacan?  
	
-  Plansız ve düşüncesiz
	yaşayan imanlı ‘akıla uygun’ kurbanları getiremez  
3. kurbana karşı kurban
	-  İsa Mesih senin için
	en büyük kurban verdi – nasıl onun karşılığı olarak
	sen de kurban vermeyecen  
	
-  Biz kurban getirmiyoruz
	korku yüzünden, hani kötü ruhlar çapacak
	diye   
	
	
-  Biz
	kurban getirmiyoruz sevap düşüncesiyle –
	müslümanlar: Sırat Köprüsü varmış –
	senin kestiğin kurbanların sırtına binermişsin, o da seni o köprüden
	geçirecekmiş – hepsi boş masallar – İncile
	göre... “  Zaten
	olamaz, öküzlerin ve keçilerin kanı günahı
	ortadan kaldırsın.” (İbr 10:4)  
	
-  Bizim düşüncemiz:
	kurbana karşı kurban – biz daha günahlıyken, Allah bizim
	için en büyük kurban yaptı: kendi Oğlunu –
	bizim kurbanlarımızın sebebi odur  
	
-  Bu normal bir reaksiya
	olmalı: iyiliğe karşı iyilik: ben kızan iken babamla bir yere
	gittik, bana 50 Leva verdi, çok büyük para - ben de
	gidip bir benzinostansyada 20 Leva için benzin tankı aldım –
	babam güldü  
	
-  aslında Rab da biliyor
	ki, onun verdiği kurbanını geri ödeyemezsin – onun için
	biz ona geri ödemiyoruz, başkalarına hizmet ediyoruz  
	
-  sen
	şimdi kendine sor: bunca sene imanlıyım – ben neyi kurban
	  ettim?  
2.Kor. 11:23-29
23
Onlar Mesihin hizmetçileri mi (aklını kaçırmış biri
gibi konuşuyorum)? Ben onlardan daha fazla hizmetçiyim:   
	- ben daha fazla işliyorum,
 - daha fazla mapuslara düştüm,  
	- gayet fazla dövüldüm,
 - sık sık ölüm derecesine geldim,  
24	- Yahudilerden üç
defa otuz dokuzar kamçı yedim,  
25	- üç defa
beni sopalarla dövdüler,  
	- bir defa taşlandım, - üç
defa gemiyle giderken, gemi battı,   
	- bir gece bir gündüz
açık denizlerde geçirdim,  
26	-
sık sık yolculuk yapıyorum, - ırmaklarda korkunçluk,   
	- haydutlardan korkunçluk,
 - kendi milletimden korkunçluk,  
öbür
milletlerden korkunçluk,   
	- kasabalarda korkunçluk,
ıssız yerlerde korkunçluk, denizlerde korkunçluk,  
27	- işlemekle ve
uğraşmakla, 	- çok gece uykusuz geçirmekle,   
	-
açlık ve susuzlukla, 	- sık sık aç kalmakla, 	-
soğukluk ve çıplaklıkta.   
28
Bu dışarıdaki şeylerden başka her gün beni ezen bir yük
var: bütün topluluklar için kaygı çekiyorum.
29 Var mı bir kişi zayıf olsun da, ben de zayıf olmayayım? Var mı bir
kişi günaha düşürülsün de, yüreğim onun
için yanmasın?  
	-  Rab için uykusuz
	kaldın mı (dua gecelerinde) – soğukluğa dayandın mı? –
	onun için aç kaldın mı (değil oruç) –
	korkunçluğa atıldın mı? – işlemek ve uğraşmak var mı?  
	
-  Dr. Roy Laurin bir
	kitabında bir olayı anlattı – imanlı bir biznismen Korea’ya
	gitti – otobusten bakarken bir tarladan geçtiler –
	orada bir delikanlı gördü, sabanla tarlada işlerdi –
	ama önde beygir ya da öküz yoktu, yaşlı bir adam
	vardı – babası o plugu çekiyordu – dönüp
	bu senayı ekskurzovoda gösterdive dedi: “Ne kadar garip
	bir şey, herhalde çok fukaradırlar” – ekskurzovod
	da imanlıydı ve dedi: “Hayır onlar fukaralıktan böyle
	yapmıyorlar, ben onları tanıyorum – Onlar imanlı ve geçen
	sene onların toplantısı karar verdi, yeni bir bina yapsınlar –
	önce dediler “Bizde yok ne verelim” – sonra
	düşündüler ve tek öküzünü
	kestiler, etlerini sattılar ve bütün parayı kiliseye
	verdiler. O zamandan bu yana kendileri sabanı çekiyorlar”.
	– Amerikalı ziyaretçi şaş baş kaldı ve dedi: “Bu
	herhalde onlar için çok zor bir kurban oldu” –
	Ekskurzovod cevap verdi: “Hayır, onlar öyle
	düşünmüyorlar. Onlar sevindiler, açan bu öküz
	vardı ve toplantıya bir şeyler verebildiler”  
	
-  Nasıl
	bu dereceye gelecez? -   Pavlus
	Ferisi olarak çok güzel, saygın ve rahat yaşayabilirdi –
	ama Rab İsa için ondan vazgeçti – çünkü
	onunla yüz yüze geldi – sen de Rable yüz yüze
	geldin mi? – o zaman sende de bir fırsat var, hizmet edesin  
4. övmek kurbanları
	-  İsa
	Mesihin adını övüyoruz, ona şükür ediyoruz  
	– başkalarının önünde  
	
-  İsa’nın
	dediği gibi: “Ağız, yüreğin doluluğundan konuşuyor”
	(  Matta
	12:34) – senin ağzından ne çıkıyor – hangi
	temalar açılınca heyecanlanıyorsun – benim için
	mesela komputer tehnologiya – başkaları: bir TV dizisi –
	ya da erkekler bir araya gelince: başlıyorlar hükümeti
	suçlamaya  
	
-  İsa’nın kurbanını
	anladık mı, ağzımız şükür etmekle dolu olacak, hem de
	başkalarının önünde  
	
-  Sık sık korkuyoruz, ya
	da utanıyoruz: hep İsadan konuştuk mu, bizi seslemeyecekler –
	ya da maana bulacaklar –   
	
	
-  gençlerin ayrı
	bir dialekti, ayrı bir dili var: biz yaşlılar onu öğrenemeyiz –
	onlar bakıyor yako görünsünler, ‘cool baby’
	– o zaman karar ver ‘yako’ olmayasın, uygun
	zamanda İsa Mesihi an, onu konuş  
	
-  kadınların başka bir
	konuşma havası var: sanki herkese akıl verecek durumda, sanki herkes
	herkese abla, sanki herşeyi onlar yaptı – o zaman kendini
	alçaltır, başka bir hava yarat – söyle: ben
	yaramaz bir kişiyim, ama İsa’ya şükür ediyorum...”  
	
-  erkekler seviyorlar
	hayatlarından epizodlar anlattırsınlar “Bir gün askerde
	bizim efreytor...”, “Ben Şvetsyada iken...”,
	“Hatırlıyorum bir gün gene sarfoştum...” –
	sonra kendi yaptıklarını anlattırmayı seviyorlar – o zaman bu
	havayı boz, gururunu kır, İsa’dan anlat: o ne yaptı diye
	bildir  
	
-  işte, bu senin kurbanın:
	vaazgeç kendini yükseltiresin – İsayı anlat  
Koloseliler 4:6
“Konuşmalarınız
her zaman merhamet dolu olsun, sanki tuzla dat verilmiş gibi. Öyle
ki bilesiniz, her kişiye nasıl lazım cevap veresiniz.”  
5. iyilik yapmak bir kurbandır
Galatyalılar 6:7-10
“Aldanmayın,
Allahla maytap olmaz. Çünkü insan ne ekerse, onu
biçecek. 8 Kim kendi beden
tabiyetine ekerse, o tabiyetten perişanlık biçecek. Ama kim
Ruh'a ekerse, Ruh'tan sonsuz yaşam biçecek. 9 İyilik yapmaktan
bıkmayalım. Çünkü yorulmazsak, vaktında biçecez.
10 Evet, böylelikle fırsatımız varken her insana iyilik yapalım,
ama en birinci imanlılar hanesinden olanlara.”  
	-  Burada
	mesele olmuyor sade para veya materyalno şeyler için –
	yardım etmek, dolaşmak, teselli vermek – bütün
	bunlar bizim mülü  slüğümüzü
	ve keyfimizi bozuyor  
	
-  Birinci imanlılar
	zamanlarını değiştirdiler – ama biz: zamanlar bizi değiştiryor
	– bu dünyanın akışına uymayalım –   
	
	
-  Almanya savaştan sonra çok ziyan bir halde idi - sonra birden
	düzelmeye başladı – kişiler fukaralıktan zenginliğe
	geçince, dalga dalga türlü çeşit heveslere
	daldılar :	
	
		-  	önce yemek dalgası
-  	sonra ev dalgası
-  	sonra araba dalgası
-  	sonra vakantsya dalgası
-  	ve şimdi ?
		bu bir uyuşturucu gibi: dozajı hep yükseltirmek lazım – geçen sene aldığın şeye bu sene memnunluk getirmiyorsun
 
 
 

 
 

	-  Sen sevmediğin bir işte çok fazla işliyorsun, öyle ki, zaten ihtiyacın olmadığı halde sevmediğin igraçkalar alabilesin
-  Bu durumda iyilik yapmak, senin aklının ucundan bile geçmiyor 
B. Güdücüleri seslemek (a.17-18)
	-  Güdücü sözü İncilde h  er zaman ‘çoğul’ (mnojestvenno çislo) – Rab istiyor, birkaç kişi kolektiv olarak bir topluluğü gütsünler.
-  Talantlar meselesi: İsa bir kişiye talantlar vermedi, üç kişiye verdi – tek çiftlik sahibi var, onun altında kehyalar, görevliler – herkes kendi vergileriyle, darbalarıyla Rabbe hizmet edip toplantıda işliyor.
-  İnsanca çok daha kolay tek bir kişiyi sesleyesin, ne kadar 3, 4, 5 kişiye 
-  Allahın krallığı diktatorluk değildir - ama aynı zaman demokratsya da değildir: bir krallıktır
C. Allah imanlıyı tamamlıyor (a.19-21)
“O sizi tastamam yapsın ki, her bir iyi işle onun istediğini yapasınız”
(ayet 21)  
Efesliler 3:16
“Onun
Ruhuyla içten kudretle kuvvetlenesiniz. 17 O zaman iman
yoluyla Mesih yüreklerinizde oturacak. Ve dua ediyorum ki,
sevgide kök salasınız ve temel tutasınız.”  
1. İmanlı önce bir bebektir 
	- lazım imanda beslensin ve büyüsün 
	
- bebek önce sade meme istiyor = yeni imanlı her zaman istiyor, başkası onunla uğraşsın, ona ruhsal bes versin
	
- bebek büyüyünce aacık dayanmaya öğreniyor, ve
	öğreniyor daha sert yemek yiyebilir 
	
- En sonunda öğreniyor, kendi yemeğini kazansın, bulsun ve hazırlasın
2. İmanlı önce yeni dikilmiş bir fidandır 
	- lazım kök salsın, sağlam bir ağaç olsun
	
- önce her rüzgar ona sallantırıyor, yıkabilir de = öne gelen her bir muallim ve
	yalancı peygamber onu aldatırabilir
	
- ama köklenmiş bir imanlı kolay kolay aldanmaz
3. imanlı önce gerçekten hizmet etmek nedir bilmiyor
	- zamanla öğreniyor,	kendi istediklerine dikkat çevirmesin, ama başkalarına hizmet etsin